Bugün Öğretmenler Günü.
Bir öğretmen familyasında yaşadığım için bugün benim için önemli. Sevgili annecim ve babacığımın öğretmenler gününü kutluyorum. Benim ilk öğretmenim, bana 4 yaşında okuma öğreten sevgili ablamın da öğretmenler gününü kutluyorum. Kendimi de kutluyorum, ben de 1 senedir iç eğitmenim. Gönüllüyüm. Bugün şirkette kutlamamız vardı. Ayakkabılarımın bana çektirdiği işkenceye rağmen, katıldım, alkışlandım, tebrik edildim :) Ayın eğitmeni seçilmişliğim de var yani bu arada. Gel gör ki, zor iş, hem bedenen hem ruhen.. Cidden zor.
Günün anlam ve önemini belirten bir şarkı ile noktalayalım bu post'u :
Öğretmenim, canım benim, canım benim.... Seni ben pek çok pek çok .....
Wednesday, 24 November 2010
Sunday, 21 November 2010
Zpor
Bu bayramda ailenin yorumlarının özeti : Sead, biraz kilo almışsın, 1-2 kilo verebilirsin. Ama iyi olmuşsun...
Her ne kadar sonuna " Bak bu kilo iyi ama daha fazla alma " cümlesi eklense de yorumlara kulak tıkamamak gerek. Bu yaşıma kadar genelde duyduğum cümleler " biraz daha ye, çok zayıfsın, biraz kilo alsan çok iyi olacak .." benzeri olduğundan bendeniz bugün 45 dk yürüyüşle zpora geri döndüm.
Evdeki yıllanmış koşu bandım da hala çalışıyorsa odamda bir giysi askısı olma şerefinden kurtulup eski işlevini kazanacak demektir. Haftada 3 kere 45 dk orta templolu yürüyüş, hedefim budur.
Hadi bakalım.
Her ne kadar sonuna " Bak bu kilo iyi ama daha fazla alma " cümlesi eklense de yorumlara kulak tıkamamak gerek. Bu yaşıma kadar genelde duyduğum cümleler " biraz daha ye, çok zayıfsın, biraz kilo alsan çok iyi olacak .." benzeri olduğundan bendeniz bugün 45 dk yürüyüşle zpora geri döndüm.
Evdeki yıllanmış koşu bandım da hala çalışıyorsa odamda bir giysi askısı olma şerefinden kurtulup eski işlevini kazanacak demektir. Haftada 3 kere 45 dk orta templolu yürüyüş, hedefim budur.
Hadi bakalım.
Thursday, 18 November 2010
Yazar Takıntılarım
Durum şu, bazı yazarlar var ki tüm kitaplarını okudum, okuyorum ve yeni bir kitap çıkarırlarsa da beğeneceğimden kuşku duymuyorum. Geç keşfettiysem de geriye dönüp tüm kitaplarını alıyorum. İşte benim takıntılarım :
- Paul Auster- Alain de Botton
- Haruki Murakami
- Selçuk Altun
- Elif Şafak
- Marc Levy
Şimdilik bunlar ;)
Bu aralar da 2 numaramın " Çalışmanın ve Mutluluğun Sıkıntısı " kitabını okumakta ve bir işim olduğu için şükretmekteyim :)
Tuesday, 16 November 2010
Bugün Bayram :)
Bugün bayram.
Son yıllarda içimde eski bayram coşkusu yok nedense. Yaşlanmak, yoğun çalışmaktan herhalde. Hayat.
Ama bugün elimden geldiğinde neşemi korumaya çalışacağım, öncelikle hava çok güzel :)
Bu bayram biraz buruğuz, babannem hastanede.
Her bayram babannemde toplanıp yenen akşam yemekleri bu sene olmayacak.
Olsun, o iyileşecek, hastanden çıkacak ve biz yine biraraya geleceğiz.
Acil şifalar babanneciğime.
Son yıllarda içimde eski bayram coşkusu yok nedense. Yaşlanmak, yoğun çalışmaktan herhalde. Hayat.
Ama bugün elimden geldiğinde neşemi korumaya çalışacağım, öncelikle hava çok güzel :)
Bu bayram biraz buruğuz, babannem hastanede.
Her bayram babannemde toplanıp yenen akşam yemekleri bu sene olmayacak.
Olsun, o iyileşecek, hastanden çıkacak ve biz yine biraraya geleceğiz.
Acil şifalar babanneciğime.
Thursday, 11 November 2010
Bir bu eksikti !!
Hobi seçmek, benim hobilerim arasında yer alıyor.
Zaman zaman İtalyanca kursu, dans kursu, pilates-yoga kursu gibi denemelerim olmuştur.
Bu seferki hobim fotoğraf.
Her eve herkese lazım.
Biz Fototrek'i seçtik kurs için, fena değildi. Topu topu 1 aylık bir iş zaten kurs, asıl maharet devamını getirmekte. Bugün kursumuz bitiyor, bakalım bu hobi hayatımıza girecek mi yoksa listede adı unutulup gidenlerden mi olacak ?
Zaman zaman İtalyanca kursu, dans kursu, pilates-yoga kursu gibi denemelerim olmuştur.
Bu seferki hobim fotoğraf.
Her eve herkese lazım.
Biz Fototrek'i seçtik kurs için, fena değildi. Topu topu 1 aylık bir iş zaten kurs, asıl maharet devamını getirmekte. Bugün kursumuz bitiyor, bakalım bu hobi hayatımıza girecek mi yoksa listede adı unutulup gidenlerden mi olacak ?
Sezon Açıldı
Tembel Seda.
Yazacağım dedim ama yazamadım USA'i.
Neyse ileride ufak eklemeler yaparım.
Dün gece itibariyle tiyatro sezonunu açtık efendim.
Oyun adı Profesyonel.
Yetkin Dikiciler çok iyiydi ve iriydi. Gördüğümüz en uzun ve yapılı tiyatrocuydu herhalde.
Süper bir oyun çıkardı.
Oyun tek perde. Ne uzun ne kısa. Hem hüzünlü hem komik.
Oyun dört kişilik gözükse de, gerçek anlamda iki kişilik bir diyalog diyebiliriz. Ama sürükleyici sıkmayan diyaloglar. Komunizm, polisin edebiyatçıları izlemesi ana konu.
Sözün özü, tavsiye olunur.
Yazacağım dedim ama yazamadım USA'i.
Neyse ileride ufak eklemeler yaparım.
Dün gece itibariyle tiyatro sezonunu açtık efendim.
Oyun adı Profesyonel.
Yetkin Dikiciler çok iyiydi ve iriydi. Gördüğümüz en uzun ve yapılı tiyatrocuydu herhalde.
Süper bir oyun çıkardı.
Oyun tek perde. Ne uzun ne kısa. Hem hüzünlü hem komik.
Oyun dört kişilik gözükse de, gerçek anlamda iki kişilik bir diyalog diyebiliriz. Ama sürükleyici sıkmayan diyaloglar. Komunizm, polisin edebiyatçıları izlemesi ana konu.
Sözün özü, tavsiye olunur.
Subscribe to:
Posts (Atom)